Yasam boyu ögrenme, hem kendimiz hem de gelecegimizi olusturacak çocuklarimiz için bilincinde olmamiz ve üzerinde çalismamiz gereken bir olgu. Egitim bilimcilerin hemen her gün artan bilimsel çalismalari bizlere yeni, farkli ögrenme ve egitim modelleri sunuyor. Yapilan çalismalarin hepsinin temelinde "Gelisen ve degisen teknoloji çagina çocuklarimizi nasil hazirlayabiliriz?" sorusu yer aliyor.
Yapilan arastirmalar zeka gelisimi konusunda dogru ve etkili bir ögrenme ortaminin, kalitimdan çok daha önemli oldugu gerçegini ortaya koyuyor.
Harward Üniversitesi profesörü Howard Gardner toplumun uzun yillardir dikkatini Sözel-Dilsel Zeka ve Matemakitsel Zeka üzerine yogunlastigini ve bilginin farkli yönlerinin ihmal edildigi sonucunu vurgularken, yasamak ve insan olmak ile ilgili 8 farkli dünyayi insanlarla tanistirdi. 1983'de baslayan bu çalismalar 1990'li yillarda uygulanmaya baslandi. Teorinin ortaya atilmasindan sonra arastirma ilk olarak dünya egitim dünyasinin dikkatini çekti. Farkli proje çalismalari ile teorinin uygulanmaya yönelik yanlari üzerinde çalisildi.
Çoklu Zeka Teorisinin temel ilkeleri dogrultusunda farkli egitim ve ögretim teknikleri gelistirildi. Çoklu Zeka Teorisinin uygulanmaya baslanmasi ile artik okul ve ögrenme ortamlari, duvarlarin ötesine, gerçek yasama tasindi.
Yillardir IQ ya dayali bir sistemde ögrenme zevkinden uzak standart müfredat programlarinin uygulanmasi ve tek düze beyinler yetistirme anlayisi ile pek çok yaratici beyin sistem disina itilmistir. Hem ülkemiz hem dünya yillardir gelecegi adina büyük kayiplar verdi. Iste Çoklu Zeka Teorisi sistem içinde kaybolan beyinleri yeniden kazanarak insanlardaki alemlerin kesfiyle, ögrenen bir dünya olusturmayi hedefliyor.
Önsöz:
"Öğretmenler, öğrencilerin yaşamlarında onlara Tanrı tarafından sunulan en
değerli
armağanlardır: Öğrencilerinizin yaşamlarında nasıl bir armağan olmak
istersiniz?''
"Yaşam boyu öğrenme'', hem kendimiz hem de geleceğimizi oluşturacak çocuklarımız
için bilincinde olmamız ve üzerinde çalışmamız gereken bir olgu. Eğitim
bilimcilerin hemen her gün artan bilimsel çalışmaları bizlere yeni, farklı
öğrenme ve eğitim modelleri sunuyor. Yapılan çalışmaların hepsinin temelinde
I'Gelişen ve değişen teknoloji çağına çocuklarımızı nasıl hazırlayabiliriz?'1
sorusu yer alıyor.
Özellikle son 20 yıldır dünya eğitim bilimcilerinin çok farklı uzmanlık
alanlarından bilim adamları ile ortak çalışmaları devam ediyor. Bu yoğun
çalışmalar ile insan beyninin kullanım yüzdeliğinin arttırılması ve öğrenme
oranının yükseltilmesi hedefleniyor. Çoklu Zeka Teorisi son 20 yılın eğitim
araştırmalarının belki de en etkileyici olanıdır. Çünkü Çoklu Zeka Teorisi,
insanların öğrenmeye ve yaşama bakışını değiştiren bir yaklaşımdır. Bu bağlamda
eğitim ve öğretimin Çoklu Zeka Teorisi ilkeleri ile yeniden değerlendirilmesinin
ve uygulama tekniklerinin anlatıldığı bu kitabın eğitimcilere ve geleceğin
öğretmenlerine faydalı olacağına inanıyorum.
Eğitim ve öğretimde çığırlar açarak öğrenen toplumların oluşturulması gibi büyük
bir hedef içeren Çoklu Zeka Teorisi üzerine, teorik ve uygulamaya ait bilgileri
bulacağınız bu çalışma 4 yıllık bir emeğin ürünüdür.
"Yapılan araştırmalar zeka gelişimi konusunda doğru ve etkili bir öğrenme
ortamının, kalıtımdan çok daha önemli olduğu gerçeğini ortaya koyuyor.
Harward Üniversitesi profesörü Howard GARDNER toplumun uzun yıllardır dikkatinin
Sözel-Dilsel Zeka ve Matematiksel Zeka üzerine yoğunlaştığını ve bilginin farklı
yönlerinin ihmal edildiği sonucunu vurgularken, yaşamak ve insan olmak ile
ilgili 8 farklı dünyayı insanlarla tanıştırdı. 1983 ' de başlayan bu çalışmalar
1990' 11 yıllarda uygulanmaya başlandı. Teorinin ortaya atılmasından sonra
araştırma ilk olarak dünya eğitim dünyasının dikkatini çekti. Farklı proje
çalışmaları ile teorinin uygulanmaya yönelik yanları üzerinde çalışıldı.
Çoklu Zeka Teorisinin temel ilkeleri doğrultusunda farklı eğitim ve öğretim
teknikleri geliştirildi. Çoklu Zeka Teorisinin uygulanmaya başlanması ile artı k
okul ve öğrenme ortamları , duvarların ötesine, gerçek yaşama taşındı.
Yıllardır IQ ya dayalı bir sistemde öğrenme zevkinden uzak standart müfredat
programlarının uygulanması ve tek düze beyinler yetiştirme anlayışı ile pek çok
yaratıcı beyin sistem dışına itilmiştir. Hem ülkemiz hem dünya yıllardır
geleceği adına büyük kayıplar verdi. İşte Çoklu Zeka Teorisi sistem içinde
kaybolan beyinleri yeniden kazanarak insanlardaki alemlerin keşfiyle, öğrenen
bir dünya oluşturmayı hedefliyor. " Bu büyük hedefe gönülden katılmamak mümkün
değil. Bu bağlamda, bu hedefe çok da Türkiye'nin ihtiyacı olduğuna inanıyorum.
Ülkemizin geleceğinin oluşumunda büyük bir katkı sağlayacak olan bu özel
çalışmanın;
1. bölümünde, insan beyni ve öğrenme sistemi üzerine bilgiler yer alıyor .
2. Bölüm Çoklu Zeka Teorisini, İlkelerini ve yeni bir zeka anlayışının doğuşunu
anlatıyor.
3. Bölümden itibaren teorinin eğitim ve öğretim de uygulanmasına yönelik
bilgileri bulacaksınız.
4. Bölümden 11. Bölüme kadar her bir zekanın kendine özgü eğitim ve öğretim
teknikleri detayları ile
işlendi.
12. Bölümde Çoklu Zeka Teorisi İlkeleri ve uygulamaları ile program geliştirme
üzerinde durulmuştur.
13. Bölüm Çoklu Zeka Teorisinin en önemli öğretim araçlarından Proje
Çalışmalarını anlatıyor.
14. Bölümde Çoklu Zeka Teorisine göre Ölçme ve Değerlendirme uygulamaları yer
alıyor.
Hemen her bölümde teoriden daha ziyade somut ve pratik uygulamaya dayalı farklı
çalışmalara yer verildi. Öğrenmenin ve öğretmenin zevkini yaşayan ve dünyanın
geleceğini birlikte oluşturmakta kararlı öğretmenlere ithaf edilen bu çalışma
inanıyorum ki, okuyucuların inancı ve desteği ile başarıya ulaşacaktır.
Önsözü bitirirken ve sizleri farklı bir dünyaya davet ederken bu kitabın
yolculuğunu da sizlerle paylaşmak istiyorum.
Kudret Eren YAVUZ
Yazar : Kudret Eren Yavuz / Özel Ceceli Okullari Yayinlari Sayfa Adedi : 270
|